Sevgili okuyucularım demokrasi öyle bir güç ki onu hiçbir zaman sevememiş olan AKP iktidarını bile on iki yıldır içinde barındırmış sayın başbakan benim gibi demokrasi sevdalısı birisi olsa anlarım ama bu demokrasiyi ülke için zülüm gören bir başbakan. İspatı çok kolay demokrasiyle yönetilen hangi ülkenin başbakanı, masum biçimde kapısının önünde evinin balkonunda birkaç dakika tava tencere çalan halkı için kadın erkek yaşlı genç çoluk çocuk için tencere tava çalınıyor diye suç duyurusunda bulunur. O insanları peşinen suçlu imiş suçlayarak hedef yapar. Soruyorum şimdi demokrasi ile yönetilen ülkelerin başbakanlarına siz kendi ülkenizde bu tür işleri nasıl karşılarsınız. Benim ülkem de başbakanım bu olaydan ötürü halkı benim ve seninkiler diyerek ikiye böldü. Benim yüzde elli halkım evinde talimatı mı bekliyor dedi. Şimdi bu insan ülkeyi ileri demokrasiye taşıyorum diyecek ve bu millet inanacak öyle mi? 7 haziran günü tunustan dönüyor ve dönmeden talimat vererek gecenin bir yarısında binlerce kişiyi meydanlarda toplatıyor ve onlara siz tencere tava çalanlardan değilsiniz diye demokratik tepki gösteren kişileri hedef tahtasına oturtuyor ve adama demokrasinin neresinde olduğunu sorduklarında soranlar ceza alacak bu adalet mi? hani islamiyette ülkeyi yöneten adil ve adaletli olacaktı. Devletin parası ile iftar vererek Müslümanlık taşlamayın dürüst olun.
Sevgili dostlarım şahsi çıkar uğruna gözleri dönmüş insanların ne zaman en yapacağı hiç belli olmaz bunlar çıkarları uğruna islamiyeti yeniden de yazabilirler. Taksim de kimse keyfi olarak alanlara çıkmadı. Bu ülkeyi yönetenlerin uygulamaları bardağı doldurdu ve sonunda taşırdı. Sen o güzel insanları sokağa çıkamaz duruma düşür sofralarını küçült, elinizde ki televizyonların sayesinde gerçek sorunlara sakla gösterme benim yüzde ellim diye aşağıla, köle muamelesi göster, ez biber gazı dök terörist diye tanımla sonra tepki yiyince ötekeleştir ondan sonrada makamının gücünü kullanıp onları hedef göster. Başbakanlık bu kadar ucuz olmamalı. İnsanlar hoş görü ve merhamet duygularından sapmamalı.
Evet Avrupanın tamamına yakın aydınları sanatçıları okur yazarları son iki aydır ne konuştuğunu bilmeyen bir TC devletinin başbakanı ile karşı karşıya kaldıklarını beyan ediyorlar. Başbakan ateş püskürüyor en saygın İngiliz gazetesini bile mahkemeye vereceğini söylüyor. İnanın ben yine üzülüyorum her ne olursa olsun sayın Tayip Erdoğan ülkemin başbakanı dünyada gülünç duruma düşsün istemiyorum. İşte onun için dinlenmeye çok ihtiyacı var diyerek ilk seçimden itibaren kendisini bir on yıllık tatile gönderin ülkemiz ve kendisi için en uygun olanı budur.